sokakta bir kadın
terkedilmiş
kim bilir kaç kere altı çizilmiştir
hiç keşfedilmemiş de olabilir
hiç bilinmez şairi kim
kadının adı belli değil
semtte gösterişli bir kule
üç asırdır orada
kim bilir kaç ayrılığa şahittir
en az yüz bin sevişme görmüş de olabilir
mimarı bellidir
işçisi değil
şehirde büyükçe bir meydan
tarih kadar eski
kim bilir kaç medeniyeti kucaklamıştır
uğruna insanlar savaşmıştır da eminim
kaç kere el değiştirdiği sayılabilir
öldürdüğü hayalleri değil
bir gök düşün
simsiyah gecelerden
belli belirsiz anlarla
birkaç kere yaratılmıştır da
eminim umutlar için araç da olmuştur
“şaire gökyüzü araç değil”
kadının ismi sır
şairin şiir sokaklarında
ıslak buğulu kahverengi aynalarında
eksiltilmiş anlarında günbatımlarının
deniz kenarında
şiirin ismi belli değil