dalgalanan saçlarında bin canımı yitirdim
ellerindeki çakıyı bileylerken
dizlerinde uyumak saadeti denizleri aştı
sadeliği buldum kıvrımlarında
uykusundan uyanmış bir anı gibi
ürkek ürkek baktım tanrıya
tanrım bu saadetle aşılama beni
sevdim çiçeğini sularken
kökleri ellerime kadar uzansın
bir günah gözlerimizden kirlensin
sevimiz bir yaşam için demlenirken
kollarım sonsuz kere yetiştirsin seni
en güzel meyvelerin dudaklarındaki kelâmken
söyledim bin aşk şarkısını
biri onunlayken bin tamamdı
diğeri ayın beşiydi
binlerce ayın ölümsüzüydüm ben
unuttuğum ve unutulduğum günlerin katiliydim artık
bu davayla da bir müfettiş ilgilenmeliydi
ve ben tam otuz beş sene beklemeliydim