kayboldum çiçeği
cürmümüz sığınırken kanatlarımıza ve dargınlıklarımız güvertemizde sağanakken kuşların korkusunu kilometrelerce taşıdık kuşlardan korktuk yaratıldığımızdan beri âdemden gelip bir cana kuvvet…
sevdim çiçeği
dalgalanan saçlarında bin canımı yitirdim ellerindeki çakıyı bileylerken dizlerinde uyumak saadeti denizleri aştı sadeliği buldum kıvrımlarında uykusundan uyanmış bir anı…
üzdüm çiçeği
zihnim boyundan büyük işlere kalkışıyor seni sevmek bir günah gibi kayboluyorum gizlerinde sonra bir şiir doğuyor senden binlerce çiçeğe gizlenen…
tanrıların savaşı
yalnızlıkla damgalanmış bir sürü ovanın yüzeyinde eserken kuzulardı seni yatıştıran ve uysallaştıran kanatlı bir at üstünde melekler uçuştu azizim kaygılarımı…
o sen değildin
kanıma tütünün sesini damarlarıma kokusunu aldım gölgene bile sahip bir çıyanı kıvır kıvır bağışladım dudakları dudaklarındı gözlerin ansız bir…
kırıldım çiçeği
bir yalan emanet edildi dağlardaki düşmanlara ceplerimdeki sırrını kutuya sakladım bir bilmeceyle açıldı pandora’nın kutusu düşmanımız üç başlı bir yılandı…
gecenin kızı
I. rüzgâr taşıyacak izini göster gölgelerdeki iz kendini nasıl dans edeceğiz yağmurun altında ensemde bir nefes gibi nasıl seveceğim seni…
bir ülke aydınlarını unuttu
yıkılan duvarları ve hayatları sokaklardaki iniltilerle ve gecenin korkusuyla payımıza ayırdık sonsuza kadar yetecek bir korku bıraktık ülkeye ve…
yalnızlara sone
hüznümü emanet ederken göklerdeki kartallara sancılarımı güneşle bir bozkıra saldım akın ederken sahibi bulunmayan atlara gönlümü mana denizinde ayıkladım …
savaşım kendimle
İnsan aynadaki yansımasıyla yalnızdır. Ayna kırılır, insan parçalanır. Karanlık çöker, gölge kaybolur. İnsan sadece kendiyle savaşır. karanlık bir giz…