I. zehir
sana bir ömür söyledim
seni öpmeyi ellerinden öğrendiğimi
oysa az önce bir alev düştü ellerinden kalbime
alevler tek başlarına cılızdır
onları harlayan aşktır
ellerinden düşen alev
gözlerimi yakıyor şimdi
kalbime giden yollar epeydir böyle bir yangına şahitlik etmemişti
ellerin artık değmesin ellerime
senin avuçların benim cenazemdir artık
ben parmak uçlarında defnedileceğim
-insan sevdiğinin yattığı yeri memleket bellermiş
bir daha gitmemeye yemin ettiğim bir yeri
ellerini
nasıl kabullenirim şimdi-
benim dudaklarım bülbüllere benzemeye doğmuştur
kelimeler geçmeyi sevdiği bir limandım sanırsam
ama bu cenaze
artık susmayı gerektirir
bu neye denk bir ölüm şimdi bilmiyorum demiştim
artık adını anmamaya yeminli olduğum sen,
bu ölüm benim gençliğimi gömmeyedir
artık söz bulutlar sana benzemeyecek
ve maviyi giymeyeceğim
saçlarım bir daha düzleşmeyecek artık
söz
bu sefer son olacak
bu sefer farklı olacak
II. dinç
Senin beni sevmemeye yüzün de yoktu sanırsam
ama yemin ederim
tanrıya ve görüp duyabileceğin tüm evrenlere olsun yeminim
ben senin gibi bir haini bir daha sevmeyeceğim
kışın bir mevsim olarak kalmamasını istedin benden
ona hatıralar sardın
üşümüş kollarına acı yükledin biraz
beni öldüren ellerinle şekil verdin ona
ufak bir uçak yaptın
acıdan ve aşktan
bana uzanan
ömrün boyunca aldığın tüm nefeslere eşit bir kudretle üfledin
ciğerlerinde kalmış eski aşkların ağırlığı uğradı gökyüzüne
o uçak usulca döndü
ve yine beni buldu
ben bunu da bir armağan sandım
beni sevdiğini söylediğini anımsadım
oysa bir hançer çıktı içinden
seni hain!
şimdi eğer gitmeyeceksen
bu kadının kalbinde bir ölüm edineceksin
tüm hatıralardan sileceğim seni
albümler küsecek sana
ve gökyüzü bile ihanetini hatırlatacak
benim ruhuma saldığın acıdan kaçamayacaksın
o ellerinden tutacağım
ama yeminim olsun sana ve sevgime
bu son tutuşum olacak ellerinden
söz,bu sefer farklı olacak
artık gram sevgi akmayacak ellerimden
mühürlenmiş eski bir kentin enkazında kalacak
benim boynu bükük sevgim
ve benim ellerim artık bir bıçak
bu bıçaktan ellerine intikam akacak
sen bu kadını
incitmekten ürken bu genç kızı
ruhsuz bir aşığa çevirdin
bunun bedelini ödeyecek
ve yüzyıllar boyu çaresizce gezeceksin
ellerin ellere uzanacak
bıçak yerine sevgi dileneceksin
diyecek sözün olmayacak ama artık
mühürlediğim sevgimin hayaleti
başında bıçaklara uzanan bir bekçi
bana yolladığın o uçağı hatırlatacağım sana
kış sadece bir mevsimdir sanarken
ruhumu sonsuz soğuk bir acıya kitlediğini
artık kelimelerin değmesin gövdeme
-ruhum ve baharlarım yalnızlığadır benim
ben artık sadece bir idea sandığım
yalnızlığı ruhuna mühürlemiş bir kadınım