Öncelikle merhabalar. Pek yabancı değiliz, kuruluş aşamalarından beri tanıyorsun bizi. Hatta ekipteki bazı arkadaşlarla daha eskiye dayanan tanışıklığın mevcut. İlk sorumuz şu ki, bugüne kadar internete yüklediğin şarkıların tamamı İngilizce. Biz bunun nedenini merak ediyoruz.
Size de merhaba, bu konuşmadan sonra yükleyeceğim parça Türkçe olacaktı. Fakat sorunuza yanıt olarak şunu söyleyebilirim ki müziğimin sadece Türkiye değil, bütün dünyada duyulmasını istiyorum. Bence herkesin anlayabilmesi önemli, tek müzik yapmak istediğim yer Türkiye değil, İngilizceyle daha geniş bir kitleye, daha çok insana ulaşmanız mümkün.
Kendini ifade etmenin türlü yolları varken, sen neden müziği seçtin?
Bu ise küçük yaşlarda başladıysanız, seçme gibi bir durum çok da söz konusu değildir, oturup güzel sanatların hangi dalları var, kendimi ilerde ifade edebileceğim ne gibi yollar var diye düşünmezsiniz. Bir arkadaşınız gitara başlamıştır siz de başlarsınız, ailenizden biri bir enstrüman çalıyordur veya çalmasa da evde bir çalgı aleti vardır elinize bilinçsizce alırsınız ve seversiniz. Komşu çocuğunun evine gittiğinizde piyanolarına oturup rastgele tuşlara basarsınız. Benimki sanırım hem küçükken arkadaşlarımın gitar kursuna başlaması hem de annemin klasik gitar çalıyor olmasıydı. Fakat ne zaman bu ise kendinizi adayıp yapmak istediğiniz şeyin bu olmasına karar verdiniz diye soracak olursanız bu da nihayeti yakın zamanlara dayanan uzun bir yol derim. Bu yolda karar vermeyi tetikleyen bir suru unsur vardır, en sevdiğiniz piyanisti veya bir rock grubunu dinlerken, ya da ilk kendi beste/parçanızı yarattığınız an, çaldığınız çalgı ya da enstrümanlarda geliştiğinizi hissettiğiniz an. Yani kısacası, ilk andan itibaren varolan müzik ve enstrüman tutkumu bir kenara koyarsak; kendimi müzikle ifade etmeye, kendimi müzikle ifade edebildiğim zaman karar verdim.
Sözlerini nasıl yazıyorsun, yaşanmışlıklar sözlerine ne derece yansıyor?
Bütün şarkı sözlerini yaşadıklarımla paralel yazdığımı söyleyemem fakat yaşadıklarınızdan gelen şarkıların daha “gerçek” olduğunu veya dinleyicilerin şarkıyı daha çok hissettiğini söyleyebilirim. Bu yüzden şarkıları ve sözleri yazarken yaşadıklarımdan olabildiğince esinlenmeye çalışıyorum. Fakat şarkı sözünüz kurgu da olsa dışarılarda bir yerlerde elbet o kurguyu yaşamış biri olacak ve o şarkıyı özümseyerek dinleyecektir.
Bugüne kadar yaptıklarının umarız ki devamı gelecek, peki neler planlıyorsun? Dinleyicileri ne gibi şeyler bekliyor? Bir nevi kariyer planını soruyoruz gibi düşün.
Hayatımın sonuna kadar yapmak istediğim şey müzik, şu an için yaptıklarımı yapmaya devam edicim, şarkı yazmak, yaptıklarımı internete yüklemek geliyor elimden. İleride müziğimin nereye geleceğini hep birlikte göreceğiz sanırım çünkü ben de bilmiyorum, bu süreçte üretmeye devam edeceğim
Edebiyat hakkında ne düşünüyorsun?
Kendini sanatla ifade etmek bana göre en güzelidir, edebiyat da müzik gibi bunun bir yolu. İnsani eğitir, geliştirir, keyif verir, yazarla bağ oluşturur. Bazen içinde olursun okuduğunun. Roman benim en çok okuduğum ve sevdiğim tür. Şiire de o kadar hâkim olmamama rağmen paha biçemediğim şiirler mevcut, eminim dışarıda onlar gibi birçok şiir vardır.
Fanzinler ve Mevzular Derin Fanzin hakkındaki düşüncelerin neler?
Cehaletimi mazur görün fakat ben fanzinlerle Mevzular Derin aracılığıyla tanıştım. Bu yüzden Mevzular Derin’in yeri ayrı, ayrıca dediğiniz gibi kuruluşunuzdan beri takip ediyorum, buyurduğunuzu görmek mutluluk veriyor. Bu yaptığınız güzel isin devamını diliyor ve bir okuyucu olarak bütün yazarlara teşekkür ve tebriklerimi iletiyorum.
Son olarak eklemek istediğin bir şey var mı?
Muhabbet için ve sizi benle buluşturduğu için Yalım ve Alperene teşekkür ediyorum. Mevzular Derin’e uzun bir yayın hayati ve başarılar diliyorum.