Zalimin kurduğu dünya içimde eriyip giderken

Düştü minik şehirleri kuruldu soğuk kapitaller

Bana gösterdikleri ne büyük güç gösterisi

Çıkarları doğrultusunda adım atanlar, ışığı söndüremeyenler

Şeytan tüyü dolu sırıtışlar herkese verilen

Çağırır ilk önce, kırmızı halıyı önüne serer

Yastık altında her şeyi, utanmadan diyen:

“İçinde var fark edemediğin gizli bir cevher”

Ruh keneleri, sırtımızda gezinen, şikayetçi perdeden

Tuzu kuru, yarını belli sessiz seyirciler

Her seferinde kurtulmamız daha az zaman alıyor

Peri değiliz ki yaksın derimizi demir zincirler

Devrilen taşlar gibi iyi niyetim, kanıyla boyanmış bıçağın

Yetmiyor bulmaya anlamını metaforlarımın

Zihninin karanlığında kaybolacaksın, çevreden topladığın ışığın

Üstüne gitmezsen yer o küçüğü, aslında zayıf korkuların

Zalimin kurduğu dünya içimde eriyip giderken

Gün yüzü görmüş çarpıttığınız gerçekler,

Akan gözyaşlarım; varsa, ruhunu mühürlerken

Art arda yıktığım kaleler, yükselen alevler

 

Beril GÜREL