bir geminin hep gider oluşu üzerine yazdığım şiir müsveddeleri
ve içi parti bildirileri ve afişleriyle dolu çantam ve ben
deniz kenarı pek de kenarında olmayan kaldırımlarda
yol alıyorum gündelik kaygılarımla
ve pek de gündelik olmayan kaygılarımla
müsveddelerden biri açık, buğulu bir yazı ile yazmışım,
‘’bir geminin hep gider oluşu
gelince de gitmeyişi’’
beylik laflar kurmadan düşünüşüm bu durumu
kendi durumumu da
günün son metrosuna yetişmeye çalışışım
bir o kadar kaygılı ve aceleci
aralıklarla hızlanan adımlarım
yolumdan ayrılmıyorum, hayır!
durumum bozulmamalı zira
gündelik kaygılarım ve pek de gündelik olmayan kaygılarım
hızlı adımlarım ve soğuk havanın çarpışıyla
neden aklıma gelir; adımlarım yavaşlar?
yolumu kaldırımlardan topluyorum
kuşlama yere saçılmış kaygılarımla
kaygılanış, aylar sonra bir şiirin yazılışı
kaygılanış, berberin elindeki soğuk ustura
kaygılanış, bir geminin gelişini izlemek
kaygılanış ve bir fotoğrafın en karanlık tarafı
türlü anlamlarla bir devinime hapsolunmuşluğum
geri dönmek, gidişi olan gemiden dönüşe dair şiirler yazmak isterdim
geri dönmek ve
kaygılarımı sabah yedi metrosunda uyuklarken unutuşumu hatırlamak
okuduğum kitabım elimden düşecekken hatırlamak
“varlığıma nedensizlikten delirdim.”
benim nedenlerim kaygılarım çantamda,
giden bir gemiden
postmodern çığlıklar atıp rüyamı anlatmıyorum!