Camların ardı bir karanlık sonsuz sanki

Bir iki parıltı karanlık maddenin daha sonra yutacağı

Sokaklar sessiz ve asilerin peşlerinde

Onları öldürmek için dolaşan eli silahlı basit organizmalar

Bakıyorum.

Kısık aralığından

Tek gerçekliğimin

Nedir bu kadar üzen

Yaşamak isteyenlerin

Yılan dolu mezarları mı

Yoksa ölmek isteyenlerin

Yaşamayı beceremediğinden

Kendilerini bir kutunun içine sokup

Uzaya postalamaları mı?

Kaçıyorum.

Bu gerçeklikten uzağa

Rüzgarın beni bulamayacağı bir yere

Tanrının gözlerini oyduğum yere

Suç mahaline geri dönüyorum

Kıvrımlarda dolanan elektronlardan birine

Kokuşmuş insanın

Dünyayı kokutacak gücü bulduğu yere

 

-Ömer Faruk Güneş