showed in the room: mükellef
saat sekiz olduğunda ölü taklidi yapmayı severim
sevmek de değil aslında mükellef
zaten korkularımdır beni ele veren
artık kaldım tabi geçenlerde
ilerleyişi hep atık alıştırma
atık a t ı ş t ı r m a
çok sessiz ve bir o kadar önemsiz
akıl bakiyse bilirse yerini yurdunu
atıf tuttuğun
b ı r a k m a
zaten atıp tutmak çok kolay
showed in the room: lebaleb
yeni bir kelime önem kazandı: lebalep
benim odam da lebalep üçüncü tekil eşya
d u d a k d u d a ğ a
daha fazlasını istiyorum hiç olmayışların
ama belli ki yanlışı göz ardı ediyorum
bir gün arkadaşımla konuştum gündüz vassaf
fail olma halinde arayış
‘iyi’ olan nedir diye düşündük
aman zaten dönüşebiliyor hali sonrası lebaleblik mükellef
önemseme derecesi ya da alzheimer taklidi
showed in the room: kısmet
hastalık hastası beni bir odaya tıktılar
bilerek yaptığım işlerin bilmeden acısını çektim
her kavuşma isteğimde bir engel önümde
anlaşılmak istiyorum çok mu zor bu kadar netken
istemek mi yanlış bu yer-im-de
zaten söylemişti kafam babam:
‘’look can you will die alone
after all, you’re not from this world
pull the thirty one on the sidelines alone
ı said: ‘’you’re right, okay fine’’